Selçuk Bayraktar: Uzayda Var Olmak Zorundayız
T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, uydu ve yörünge transfer araçları üretmeyi hedeflediklerini belirterek, “Kara ve denizlere hükmetmek için gök vatanda, bunların da hepsine hükmetmek için uzayda varlık göstermeniz gerekiyor” ifadesini kullandı.
Bayraktar’ın Habertürk’e yaptığı açıklamalardan bazıları şöyle:
“TEKNOFEST’in coşkusu başka hiçbir yerde yok. Bu festivalin inanılmaz bir enerjisi var. Adana’nın sıcak insanları, bu coşkuyu daha da artırıyor. Kardeşlerimizin ortaya koyduğu eserler, hepimizi yüksek hızlı bir şarj istasyonu gibi dolduruyor. Dünya ne kadar karanlık bir gündemle karşı karşıya olursa olsun, TEKNOFEST bambaşka bir iklim yaratıyor. Teknoloji festivali olarak dünya genelinde eşine rastlamak neredeyse imkansız. Diğer festivallerde müzik, film ya da tarım gibi çeşitli temalar varken, TEKNOFEST hem yarışmaların bulunduğu hem de devasa bir fuar alanı gibi işlev görüyor.”
“Bu yıl 10. TEKNOFEST’imiz. Yurt dışında, özellikle Azerbaycan’da gerçekleştirdiğimiz etkinlikler dahil olmak üzere, 150 farklı girişimi bir araya getirdik. 21 farklı ülkeye ihracat yapan katılımcılarımız var. 2018’de ilk yarışmaları başlattığımızda, takımların çoğu lise çağındaydı; şimdi üniversiteyi bitirmiş durumdalar ve geliştirdikleri yüksek teknolojiyi dünya pazarında ihraç ediyorlar. Öğrenilmiş çaresizliği yıkmanın yanı sıra, savunma sanayinde büyük bir devrim yaşandı. Bugün Baykar, dünyanın en büyük İHA üreticisi ve ihracatçısı olarak öne çıkıyor.”
Değişime Ayak Uyduramayanlar
“Cep telefonları üzerinden örnek vermek gerekirse, şu anda hayatımızda akıllı telefonlar var. 20 yıl önce, cep telefonlarını üreten en meşhur markalardan biri vardı; ancak bu marka, değişime ayak uyduramayarak yok olup gitti. Bu alanlarda hayatiyetin devam edebilmesi için sürekli inovasyon yapmanız gerekiyor. Eğer 20 yıl önce bu alanda birinin ‘Hepimizin elinde akıllı telefonlar olacak’ deseydi, o markadan başka kimsenin aklına gelmezdi. Ama değişime ayak uyduramadılar ve sonuçta yıkıldılar.”
ABD’nin Başarı Sırrı: Toplama Beyinler
“ABD, büyük projelerini yürütmek için dünyanın dört bir yanından toplama beyinler kullanıyor. Çok geniş bir spektrumda ve farklı ülkelerden gelen ekiplerle takım çalışması yapılıyor. Bizim gençlerimiz arasındaki en büyük fark, onların çok daha inançlı olmaları. Elbette bizim pazarımız farklı; zenginliğimiz daha az. İçeriden ve dışarıdan gelen dirençle karşılaşıyorsunuz ama bu da sizi daha dirençli kılıyor. Bu gençler, ülkelerinin iddiasını yükseltmek için çok daha fazla çalışıyorlar.”
Uzayda Var Olmak Zorundayız
“Kara ve denizlerde varlık göstermek için gök vatanda, hepsine hükmetmek için uzayda varlığımızı sürdürmemiz gerekiyor. Bu nedenle uzaya göz dikmiş durumdayız. Takım uyduları üretmeyi planlıyoruz ve bunun için yıllarca çalıştık. Şu anda alçak yörünge küresel konumlama sistemi inşa etme aşamasındayız. Bu, karmaşık sistemlerden uzak, maliyet etkin küçük uydular üretmek anlamına geliyor. Ayrıca yörünge transfer araçları üzerinde de çalışıyoruz. Hedefimizi daha da yükselttik ve fırlatma araçları üzerinde çalışmalara başladık; yani sizi yörüngeye çıkartacak araçlar. Fergani’yi kurduk ve 10 yıl içinde hedefimiz, uzaya bağımsız bir şekilde çıkabilmek ve küresel konumlama sistemimizi inşa etmiş olmak.”
Dünya Karanlığa Sürüklendi
“Ben, dünyanın korkunç bir karanlığa doğru sürüklendiğini değerlendiriyorum. Bunun temelinde, bazı ülkelerin gururla paylaştığı kötü uygulamalar var. Örneğin, İsrail devletinin yetkilileri, masum bebekleri öldürmeye yönelik açıklamalar yaparak, bunu Tanrı’nın emri olarak nitelendiriyorlar. Böyle bir inanç ya da emir veren bir Tanrı olabilir mi? İnsanlığın oluşturduğu müktesebat, kurumlar ve insan hakları evrensel beyanı gibi değerler var. Ancak bunların hepsinin çiğnendiğini ve yok edildiğini görmekteyiz.”
Demokrasi ve Soykırım
“Dünyanın en güçlü ülkeleri, kendi çıkarları doğrultusunda soykırım gibi eylemleri alkışlayarak destekliyor. Diktatörlükle yönetilen ülkelerde bile, kendi liderlerini alkışlamak zorunda kalmıyorlar. Bu durum, demokrasiyi her yere ihraç etme iddiasında olan ülkelerin çelişkisini gözler önüne seriyor.”
İsrail’in Savunma Gücü
“İsrail, hava savunma sistemlerini bütünüyle imha edemiyor; bu, kendi gücünden ziyade, arkasındaki süper gücün etkisiyle oluyor. İnsanlık için tedarik zincirine yerleştirilen bombalar, büyük bir karanlığın habercisi. Herhangi bir cihazı alırken, onun içinde bir bomba olabileceği düşüncesi insanı tedirgin ediyor.”
İsrail ve FETÖ’nün Benzer Yüzleri
“FETÖ’nün yaptığı eylemler, İsrail’in uygulamalarıyla büyük benzerlik gösteriyor. Her iki yapı da yurt dışı destekli ve kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyor. Bu durum, benzer bir ahlak ve yaklaşım sergilediklerini gösteriyor.”
Masum Bebeklerin Katli
“İsrail, masum bebekleri hedef alarak insanlığın en temel değerlerine saldırıyor. Sosyal olayların her birinde sorumluluğumuz var ama bebeklerin bu olaylarla alakası yok. Bebekleri öldürmek, insanlığı öldürmekle eşdeğer.”
Savunmada Yükseliş
“TÜBİTAK, ASELSAN ve ROKETSAN gibi kurumlar, hava savunma sistemleri geliştiriyor; ancak bunların ötesinde, uzun menzilli füzeler üretmek çok daha kritik. Çünkü savunma yapmak, saldırmaktan daha zor. Türkiye, uzun menzilli füzeler yapma konusunda önemli adımlar atıyor.”
Yerli Motor Geliştirme Çalışmaları
“Bayraktar TB2 ve TB3 gibi küçük platformlarda yerli motor kullanıyoruz ve bu alanda sıkıntı yok. Ancak jet motorları ve helikopter motorları gibi daha büyük projelerde hala dışa bağımlılığımız var. Kızılelma projesinde kendi motorumuzu geliştirme hedefindeyiz ve şu anda Ukrayna’dan motor temin ediyoruz. Türkiye, bu alanda önemli başarılar elde ediyor ve yalnızca kendi ihtiyacını karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda uluslararası pazara da ürün ihraç ediyor.”
