Kaspersky uzmanları, konteyner ve/veya Kubernetes kullanan kuruluşların çeşitli siber olaylarla karşılaştığını, ancak sağlam güvenlik önlemleri uygulamanın kritik öneme sahip olduğunu belirtti.
Şirketin “Coğrafi Olarak Dağınık İşletmeleri Yönetmek: Zorluklar ve Çözümler” başlıklı çalışmasına göre, coğrafi anlamda dağınık şirketlerde çalışan BT Güvenliği, Bilgi Güvenliği uzmanları ve C düzeyi karar vericilerden oluşan 20 ülkeden katılımcılar, ağ güvenliği zorluklarına ilişkin görüşlerini paylaştı.
Araştırmaya göre, META bölgesinde konteyner üzerinde geliştirme yapan şirketlerin %85’i son 12 ayda siber güvenlik olayları yaşadı. Bu kuruluşlar, konteyner ve/veya Kubernetes kullanırken veri sızıntıları, finansal kayıplar ve müşteri güveninde azalma gibi sonuçlara yol açan çeşitli siber olaylarla karşılaştı.
Saldırıların Başlıca Üç Nedeni
- Konfigürasyon hataları (%37)
- Çalışma zamanı güvenlik sürecindeki kusurlar (%43)
- Kötü amaçlı yazılımların geç tespit edilmesi (%36)
Kaspersky, konteyner ortamlarını korumak için “Kaspersky Container Security” gibi özel çözümleri kullanmanın önemine vurgu yapıyor. Bu çözümler, karmaşık DevOps ve bulut güvenliği çözümlerinin uygulanmasında da ilk adım olarak tercih ediliyor. Bu sayede müşterilerin bulut altyapısındaki ana bilgisayarlar, sanal makineler, bulut örnekleri, konteynerler ve Kubernetes geniş kapsamlı bir şekilde korunabiliyor.
Kaspersky Bulut ve Ağ Güvenliği Ürün Grubu Başkanı Timofey Titkov, konteynerler ve Kubernetes ile ilgili siber güvenlik olaylarının coğrafi olarak dağınık şirketler için zorluklar oluşturduğunu belirtti. Titkov, “Çalışmamızdaki bulgular, hibrit bulut ve konteyner ortamlarında veri sızıntılarına ve diğer siber tehditlere karşı koruma sağlamak için sağlam güvenlik önlemleri uygulanmasının kritik önemini vurguluyor. Kurumlar dijital ayak izlerini genişletmeye devam ettikçe, riskleri azaltmak ve müşteri güvenini korumak için proaktif güvenlik önlemleri almak zorunda.” dedi.
