Siemens Energy’nin Akkuyu NGS Gecikmesine Yanıtı ve Türkiye Üzerindeki Etkileri

Siemens Energy’den Akkuyu NGS Gecikmesine Yanıt

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Siemens şirketinin Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) için gerekli parçaların teslimatını geciktirmesi nedeniyle projede aksamalara yol açtığını duyurdu. Almanya merkezli Siemens Energy, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, bazı ekipmanların uzun bir süre önce teslim edildiğini vurgularken, Akkuyu için öngörülen teslimatların yaklaşık bir yıldır gerçekleştirilemediğini, bunun sebebinin ise gerekli ihracat ve gümrük izinlerinin verilmemesi olduğunu belirtti. Siemens Energy sözcüsü, “Elbette biz de şirket olarak ihracata yönelik kurallara uymakla yükümlüyüz” diyerek federal hükümete dikkat çekti.

Bakan Bayraktar, Anadolu Ajansı’na verdiği demeçte, teslimat gecikmesinin projeyi birkaç ay geciktirme potansiyeli taşıdığını ifade ederek, bu durumun bir karşılığı olması gerektiğini belirtti. Almanya’da ihracat izinlerini Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanlığı’na bağlı Ekonomi ve İhracat Kontrolü Dairesi vermektedir. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırılarının ardından, Rus özel ve tüzel kişilerle bağlantılı ihracatlar daha sıkı denetime tabi tutulmaktadır.

Öte yandan, Siemens Energy, DW Türkçe’nin hangi ekipmanların teslimatının yapıldığını ve hangilerinin yapılamadığını, ihracat izni verilmemesinin nedenlerini ve bunun Rusya’ya yönelik yaptırımlarla olan ilişkisini sorgulamasına yanıt vermekten kaçındı. Şirket sözcüsünün yazılı açıklamasında, “Yönelttiğiniz detaylı sorulara maalesef cevap veremiyoruz. Bir güç santrali güvenlik açısından mühim bir altyapıyı oluşturduğundan, tedarikçi olarak bizler sipariş edilen hangi parça ve ekipmanları teslim ettiğimize dair bilgi veremeyiz” ifadeleri yer aldı.

Gecikmenin Türkiye Üzerindeki Etkisi

Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Siemens’in henüz depolarında beklettiği teslim etmesi gereken nükleer ada ile ilgili ekipmanlar var. Elektriğin iletimini sağlayan ve şantiyede kullanılan ekipmanlar mevcut. Bu durum inşaatı yavaşlatma etkisi yaratıyor. Birkaç ay geciktirme etkisi olabilecek bir durum söz konusu” dedi. Enerji Bakanlığı, geçen yıl yaptığı açıklamada, Akkuyu’daki dört reaktörden ilkinin 29 Ekim 2024 tarihinde devreye girmesinin hedeflendiğini belirtmişti. Bakan Bayraktar, daha önceki açıklamalarında ise bu reaktörün inşaatının yüzde 90 seviyesinde tamamlandığını duyurdu ve yaşanan gecikmeden Siemens Energy şirketini sorumlu tuttu.

Bayraktar, tedarikçi Siemens Energy’nin gecikmeyle ilgili yeterli izahat sağlayamadığını vurgulayarak, Almanya’ya yaptıkları taahhütlere rağmen teslimat izni verilmemesine tepki gösterdi: “Bu konuda firmanın mutlaka bir bedel ödemesi gerekiyor. Özellikle Türkiye piyasasında bu kadar güçlü bir varlığı olan bir firmanın, eğer burada amaç Rusya’ya yaptırım uygulamaksa, Türkiye de ciddi anlamda etkileniyor. Türkiye zarar görüyor. Türkiye’deki proje zarar görüyor. Bu ekipmanın Türkiye’de kullanılacağına dair her türlü garanti verilmiş durumda.”

Bakan, yaşanan sorunun arkasındaki nedenin siyasi olduğunu belirterek, Rusya’nın ticaret yaptığı diğer ülkelere dikkat çekti. “Batılı ülkeler de var, Doğu’da da ülkeler var. O ülkeler de o zaman Rusya’nın gelir kazanmasına katkı sağlıyorlar. O zaman o ülkelerle de Almanya’nın bütün ticaretini kesmesi lazım. Örneğin Hindistan’la hiç ticari faaliyet yapmaması gerekiyor” diyerek, Berlin’in izlediği politikanın tutarsız olduğunu ifade etti.

Akkuyu NGS ve Rusya ile İlişkiler

Akkuyu NGS, dünyada “Yap-Sahip Ol-İşlet” modeline göre gerçekleştirilen ilk nükleer güç santrali projesi olma özelliğini taşımaktadır. Türkiye’nin ilk nükleer enerji santrali olarak tanıtılan bu projede, yüzde 100 hissesi Rus devlet şirketi Rosatom’a aittir. Bu durum, santralin Türkiye’nin enerjideki siyasi bağımlılığını artıracağı yönünde uzun zamandır eleştirilere maruz kalmasına neden olmaktadır. Türkiye, 2010 yılında Rusya ile yaptığı anlaşma gereği, 15 yıl boyunca Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde üretilen elektriğin yüzde 50’sini, kilovat saat başına 12.35 cent’ten alma garantisi vermiştir. Üretim sürecinin 15 yıl boyunca 285 milyar kilovatsaati bulması beklenmektedir. Bu elektrik karşılığında Rusya’ya toplam 35,2 milyar dolar ödeme yapılacak; bu da güncel dolar kuruyla yaklaşık 1 trilyon 195 milyar liraya denk gelmektedir.

Rosatom ile yapılan anlaşmaya göre, nükleer atıkların bertaraf edilmesi de Türkiye’nin sorumluluğundadır. Çıkarılan plütonyum Rusya’da kalacakken, nükleer atık Türkiye’ye geri gönderilecektir.

Avrupa’nın Yaptırımları ve Siemens Energy’nin Durumu

Avrupa Birliği, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasının ardından, petrol, sıvı gaz, elmas, enerji ve teknoloji gibi birçok sektörü kapsayan toplam 14 yaptırım paketi kabul etmiştir. Siemens Energy’nin bu yaptırımlar kapsamında Rus devlet şirketi Rosatom’a ait olan Akkuyu’ya neden teslimat yapamadığı ise belirsizliğini korumaktadır.

Alternatif Çözüm ve Gecikmeler

Bu arada, Bakan Bayraktar’a göre, Siemens Energy’nin Türkiye’ye teslim etmediği ekipmanlar nedeniyle projede yaşanan birkaç aylık gecikmelere rağmen, gerekli malzemeler için alternatif çözümler zaten bulunmuş durumda. Bakan, “Yapımı üstlenmiş olan Rus şirket Rosatom, bu ürünle alakalı alternatif siparişini Çin’e vermiş durumda. Ürün oradan gelecek. Bu, vazgeçilmez bir ürün değil. Ancak ciddi anlamda gecikmeye sebebiyet verdiği için bununla alakalı mutlaka bir karşılığı olacaktır” diyerek Siemens Energy’ye yönelik olası yaptırımlara dikkat çekti, ancak detay vermedi.

Newsweek’in Rus haber ajansı TASS’a dayandırdığı habere göre, Rosatom’un Genel Direktörü Alexey Likhachev, Temmuz ayında yaptığı bir açıklamada, Akkuyu’daki gecikmelerin sebebi olarak Amerikalıları işaret ederek, “25 milyar dolarlık proje için öngördüğümüz paraya el koydular” ifadelerini kullanmıştır.

Reaktörlerin Durumu ve Çevresel Riskler

Akkuyu NGS, her biri 1200 MW gücünde dört reaktörden oluşması planlanan 4800 MW gücündeki bir projedir. Santralin temeli 2018 yılında atılmıştır. İlk reaktörün, Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023’te devreye alınacağı AKP yetkilileri tarafından sıkça dile getirilmiş, ancak bu hedef henüz gerçekleşmemiştir. Santral, inşaatı devam ederken, Mayıs 2023’te Rusya’dan ilk nükleer yakıtın getirilmesiyle “nükleer tesis” statüsü kazanmıştır. Aralık 2023’te ise birinci reaktöre işletme izni verilmiştir. Şirket yetkililerinin açıklamalarına göre, santralin ilk reaktörünün 2025 veya 2026 yılında devreye alınması planlanmaktadır.

Akkuyu NGS’nin neden olacağı çevresel riskler de uzun zamandır tartışma konusudur. Uzmanlar, Kuzey Anadolu Ecemiş aktif fay hattı uzantısında yer alan santralin deprem riski taşıdığını belirtmektedir. Ayrıca santralin soğutma suyunun, küresel ısınma nedeniyle sıcaklığı artan Akdeniz’den alınacak olması, sadece Türkiye için değil tüm Akdeniz havzasındaki ülkeler için bir risk unsuru olarak değerlendirilmektedir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Temmuz ayında Washington’da düzenlenen NATO’nun 75. yıl dönümü kutlamaları çerçevesindeki temaslarında, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile görüşerek Akkuyu’da yaşanan sıkıntılara dair Siemens’in teslimat yükümlülüğünü hatırlattığını ifade etmiştir.

KAYNAK: DW TÜRKÇE