Prof. Dr. Canan Karatay’dan Sağlık Açıklamaları
Toplum sağlığı ile ilgili özgün ve dikkat çekici açıklamalarıyla tanınan İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, paketli gıda tüketimi, son zamanlarda popüler hale gelen Dubai çikolatası ve güncel sağlık konuları hakkında önemli bilgiler sundu.
“HPV Aşılarının Yan Etkileri, COVID’in Yan Etkileriyle Aynıdır”
Aşılara dair görüşlerini paylaşan Prof. Dr. Karatay, şunları ifade etti: “Grip her zaman var olacaktır; bazı dönemlerde daha yoğunlaşabilir. Ancak direncimizi güçlü tuttuğumuz sürece hastalanma olasılığımız düşer. Grip virüslerine karşı aşı geliştirmek mümkün değildir. Çocukluk döneminde yapılan aşılar salgınları önlemede etkili olmuştur, fakat grip aşıları her yıl yapılıyorsa, bu durumda aşı aslında aşı değil demektir. Çünkü bu aşılar, 3 yıl öncesine ait virüslere dayanmaktadır. Bu süreçte birçok ciddi yan etki gözlemlenmiştir; otoimmün hastalıklar, COVID aşısı sonrasında artan kanser vakaları, zona, cilt hastalıkları ve otizm oranları önemli ölçüde yükselmiştir. Ayrıca, pıhtılaşma, ani ölümler ve felç vakaları da dramatik bir şekilde artmıştır. Genç bireyler arasında daha önce görülmemiş kalp krizleri yaşanmaya başlanmıştır. Yeni bir çalışmaya göre, ‘HPV aşılarının yan etkileri, COVID aşılarının yan etkileriyle aynıdır’ denilmektedir.”
“Dubai Çikolatası, Endüstrinin Halkı Zehirlemesinin Göstergesi”
Son dönemde büyük ilgi gören Dubai çikolatası hakkında yorum yapan Karatay, şu şekilde konuştu: “Bu tür ürünlerin halkımızı zehirlediğini düşünüyorum. Endüstrinin, toplumumuzu zehirlemesinin çok çarpıcı bir kanıtıdır. Biz asla hazır gıda tüketmiyoruz; paketlenmiş gıdaların hepsi sağlıksızdır. Hazır gıdalar, birçok hastalığın temel sebebidir. Grip ve salgın hastalıkların artmasında da hazır gıdaların rolü büyüktür. Yaz sebzeleri kışın tüketilmemelidir. Kış aylarında en çok lahana ve kış sebzelerinden yapılan ev yapımı turşular, yoğurt ve sirke gibi doğal besinler çok önemlidir. Vücudunuzu alkali hale getirirseniz, hiçbir salgın hastalığın yerleşmesine izin vermezsiniz. Türkiye’deki insanların büyük bir kısmının vücudu asidik bir ortamda bulunmaktadır. Ayrıca, bağırsak sağlığının da iyi çalışması gerekmektedir. Soğuk sıkım zeytinyağının ilaç niyetine içilmesi gerektiğini vurguluyorum. Kağıt maskelerin koruyuculuğu konusunda ise bilinen gerçekler var.”
“Doğruyu Konuşuyorum, Doğru Eğilmez”
Kış aylarında dikkat edilmesi gereken konular hakkında tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Karatay, sözlerine şöyle devam etti:
“Kış aylarında önerim; dışarıda dolaşmak ve açık havada olmak çok önemlidir. Hava soğuduğu için evlere kapanmamalı, evlerin havalandırılması sağlanmalıdır. Aşı olarak adlandırılan sıvılar, taşınırken soğuk zincirle korunuyor; bu nedenle aklınızı başınıza almanızı öneriyorum; soğuk havanın hastalıklara yol açtığına dair yanılgılara kapılmamalısınız. İmam-ı Azam’ın dediği gibi, ‘Eğer oklar sürekli size geliyorsa, siz haklısınız’. Ben doğruyu konuşuyorum; doğru hiçbir zaman eğilmez, doğrunun bir huyu vardır, sonunda ortaya çıkar. ‘Senin annen kanser oldu, sen de olacaksın’ gibi bir inanış yanlıştır; genetik hastalık diye bir şey yoktur. Doğuştan bazı durumlar olabilir, ancak otoimmün hastalıklar ve kronik dejeneratif hastalıklar genetik değildir. Otoimmün hastalıkları tetikleyen sebepler üzerine düşünmemiz gerekiyor. Şeker hastalığı tip 1 ve tip 2, hepsi otoimmün hastalıklardır. Bu durumları tetikleyen faktörleri açıklamaya çalışıyorum. Üç kitabım, Harvard Kütüphanesi tarafından bilimsel ve halk sağlığına katkı sağladığı için Türkçe olarak kabul edilmiştir. ‘Neden onu dinliyorsunuz?’ diyen endüstrinin bazı kesimlerinin karalamaları devam etmektedir. Hatta hastalarıma gelen doktorlar, ‘O kadına neden gidiyorsunuz, diploması bile yok’ diyor; fakat ben 4 diplomaya sahibim.”