Çin’in Xi’an H-20 hayalet bombardıman uçağı, askeri kapasitelerinde önemli bir sıçrama gerçekleştirdi ve bu durum, Halk Kurtuluş Ordusu’nu nükleer bir üçlüye doğru ilerletmekte. Tahmini menzili 12 bin km’nin üzerinde olan ve 40 ton yük taşıyabilen H-20, Guam veya Hawaii’ye kadar uzanan hedeflere ulaşabilme kapasitesine sahip olduğu ve ABD’nin Hint-Pasifik’teki stratejik konumları için doğrudan bir tehdit oluşturduğu bildirilmektedir. Bazı analistler H-20’nin, Amerikan B-2 Spirit veya yaklaşan B-21 Raider ile karşılaştırıldığında gizlilik yeteneklerini sorgulasa da, Çin’in gizlilik teknolojisindeki ve seri üretim kapasitesindeki ileri seviyeler, özellikle ABD’nin sınırlı bombardıman filosunu genişletmekte zorlandığı bir dönemde güç dengesini değiştirebilir.
Çin’in Askeri Yetenekleri ve Nükleer Üçlü
Çin’in askeri yetenekleri olağanüstü bir hızla gelişiyor. On yıl öncesine göre, Halk Cumhuriyeti, ABD’yi yenmek için değil, jeopolitik bir kriz anında ABD’nin askeri müdahalesini caydırmak amacıyla ihtiyaç duyduğu silahları ve taktikleri oluşturmaya devam ediyor. Pekin’in Amerikalılarla eşit olmak istediği alanlardan biri, son derece önemli bir stratejik alan olan nükleer silahlardır. Özellikle de nükleer üçlünün geliştirilmesi, karada, denizde ve havada yedekli nükleer silah kapasitesine sahip olmayı içeriyor. Havada, Çin, Xi’an H-20 stratejik hayalet bombardıman uçağının inşasına devam ediyor. Bu kabiliyet, yalnızca Çin ordusunun nükleer üçlüsünün hava kabiliyetine sahip bir bileşeni olmanın ötesinde, H-20 hayalet bombardıman uçağı, Amerika’nın B-2 Spirit hayalet bombardıman uçağı gibi, hava kabiliyetinin menzilini önemli ölçüde genişletiyor. Gerçekten de H-20’nin Guam’daki kritik ABD askeri üssünün bulunduğu İkinci Ada Zinciri’nin derinliklerine ulaşabileceğine inanılıyor; bazıları H-20’nin İkinci Ada Zinciri’nin ötesine geçebileceğini savunuyor.
H-20’nin Teknik Özellikleri
H-20’nin bazı özellikleri arasında, yakıt ikmali yapmadan 12 bin km menzil kat edebilme yeteneği bulunmaktadır. Hava yakıt ikmali yapıldığında ise, muhtemelen Hawaii’ye kadar ulaşabileceği iddia edilmektedir. Ancak, Çin’in mevcut hava yakıt ikmali sınırlamaları göz önüne alındığında, bu durum zorlu bir hedef olabilir; fakat aşılabilir. Ayrıca, H-20’nin faydalı yük kapasitesinin yaklaşık kırk ton olması beklenmektedir. Bu da demektir ki H-20, taşıyabileceği yük ve mühimmat türü açısından herhangi bir ABD hayalet bombardıman uçağıyla rekabet edebilir. Guam’ı büyük bir nükleer saldırıyla tehdit edebilme yeteneği, stratejik olarak son derece önemlidir. Çünkü Amerika’nın kara konuşlu hava varlıklarının büyük bir kısmı burada bulunmaktadır. ABD ile Çin arasında bir çatışma söz konusu olursa, pistleri hedef alarak ABD savaş ve bombardıman uçaklarını, kalkış yapmadan önce imha etmek, Çin’in on yıl önce bile sahip olmadığı büyük bir avantaj sunmaktadır.
H-20’nin Gelişimi ve Zorlukları
Dahası, Amerikalılar yalnızca sınırlı sayıda B-2 Spirit uzun menzilli hayalet bombardıman uçağına sahipken, Çin’in seri üretim kabiliyetleri sayesinde bu uçakları üretim tesislerinden yüksek hızda çıkarabilir. Ayrıca, Çin’in böylesine gelişmiş bir gizli teknolojiyi geliştirmiş olması, Çin ordusunun daha sofistike Amerikan kuvvetleri tarafından kolayca itilip kakılabilecek bir geri kalmışlık kurumu olmadığını göstermektedir. H-20’nin ortaya çıkışı, Çin’in gizlilik teknolojisi, aerodinamik ve malzeme bilimi alanlarında önemli ilerlemeler kaydettiğini gösteriyor. Bu ilerleme, bölgesel ve muhtemelen dünya düzenini önemli şekillerde temelden değiştirme potansiyeline sahip.
Olası Sorunlar ve Şüpheler
Elbette, her ileri mühendislik programında olduğu gibi, H-20’nin de kendi payına düşen sorunları ve gerçek hayattaki sınırlamaları bulunmaktadır. Pek çok Amerikalı havacılık ve uzay mühendisi, H-20’nin ABD’nin B-2 Spirit’inden daha düşük olduğunu savunmaktadır. Ayrıca, ABD Hava Kuvvetleri’nin en yeni uzun menzilli hayalet bombardıman uçağı B-21 Raider ile kıyaslandığında, H-20’nin yetersiz kalabileceği düşünülüyor. Hava Kuvvetleri’nin şu anda finansman açısından ne kadar kısıtlı olduğu göz önüne alındığında, B-21 asla yerden kalkamayabilir. Diğer şüpheciler ise, Çin’in gizlilik teknolojisinin Amerikan gizlilik teknolojisi kadar gelişmiş olmadığını ileri sürmektedir. Bunun ötesinde, Çinlilerin bir süredir savaş uçakları için yerli üretim motorlarla mücadele ettiği biliniyor. Ancak, Chengdu J-20 “Mighty Dragon” beşinci nesil savaş uçağında bu mühendislik açıklarının üstesinden gelmeyi başardılar. Batı’daki diğer Çin şüphecileri, H-20’nin gerçek yetenekleri geliştirmekten ziyade Amerikalıları, Çin’in olduğundan daha yetenekli olduğuna inandırmak için bir blöf yaptığını düşünmektedir. Ancak bu durum, Amerikalıların kendi çıkarlarına hizmet eden bu tür zırvalar ile avunmayı göze alamayacakları anlamına geliyor.
Çin’in Teknolojik Gelişimi ve Gelecek
Gerçek şu ki, Çinliler teknolojik olarak Amerikalıları yakalamakta ve bazı önemli alanlarda rakiplerini geride bırakmaktadır. Çin’in ABD savunma teknolojilerinin önüne geçmediği alanlarda, hızlı bir şekilde ilerleme kaydetmektedir. Çin’in üstün üretim yetenekleriyle birleştiğinde, Pekin, daha gelişmiş hayalet bombardıman uçakları olmasına rağmen sayıları sınırlı olan Amerikalılar karşısında önemli bir avantaj elde edecektir. Bu avantajın, ABD ve bölgesel ortaklarıyla herhangi bir çatışmada belirleyici olabileceği düşünülmektedir.
Be the first to comment