Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin bu yıl itibarıyla 1, 5 ve 9. sınıfları kapsayan her kademenin ilk sınıfında uygulanmaya başlayacağını duyurdu. Bakan Tekin, “Anadolu insanının ve tüm Türk milletinin arzuladığı bir eğitim öğretim modeli ortaya çıkardık. Kendi değerlerimizi çocuklarımıza aktarmayı amaçlayan ve evrensel ilkelerle de uyumlu bir model geliştirdik.” şeklinde konuştu. Bakan Tekin, Kilis’te düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Kurulu Toplantısı’nda yaptığı açıklamalarda, Türkiye’de son 20 yılda eğitim alanında önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı.
Okul Sınıf Mevcudu ve Eğitim İmkanları
Bakan Tekin, Türkiye’deki okullarda artık eskiye oranla daha düşük sınıf mevcutları bulunduğunu ifade ederek, “Şu an Türkiye’de derslik başına düşen öğrenci sayısı, kademeler arası farklılık gösterilmesi kaydıyla 20-22 bandında. 60 kişilik sınıflar, artık 20-22 kişilik sınıflarda eğitim öğretim hayatına devam ediyor. O tarihte sahip olduğumuz derslik sayısını iki katından fazla artırmış durumdayız.” dedi. Ayrıca, o dönemde mevcut olan öğretmen sayısının da iki katından fazla artırıldığını belirten Tekin, öğretmen başına düşen öğrenci sayısının da azaltıldığını vurguladı. Tekin, “Bu gelişmelere objektif olarak bakıldığında, adını kapatmak gerekirse, AK Parti değil de dünyanın başka bir yerinde yapılmış desek, gerçekten devrim niteliğinde değişikliklerden bahsediyoruz.” diye ekledi.
Güçlendirilen İnternet Altyapısı
Bakan Tekin, okullardaki internet altyapısının güçlendirildiğini ve sınıfların en son sistemlerle donatıldığını belirterek, Eğitim Bilişim Ağı (EBA) platformunun eğitimdeki önemine dikkat çekti.
Bize Özgü Bir Model Ürettik
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hakkında açıklamalarda bulunan Tekin, “Eğitim içeriğiyle ilgili olarak, son günlerde kamuoyunda tartışma konusu olan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile ilgili birkaç önemli nokta paylaşmak istiyorum.” dedi. Tekin, şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir yanında ülkeler, evrensel göstergeleri ve verileri dikkate alarak kendi sosyal, toplumsal ve siyasal yapılarını göz önünde bulundurarak kendine özgü eğitim modelleri geliştirmektedir. Finlandiya modeli, Singapur modeli, Güney Kore modeli gibi örnekler mevcut. Peki, Türkiye Modeli deyince neden rahatsız oluyoruz? Türkiye de kendine ait bir model üretebilir. Bu noktada, Türkiye Modeli’ni geliştirdik ve bu konuda gurur duyuyorum.”
Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, dünyadaki genel uygulamaları dikkate aldık, kendi referans değerlerimizi ekledik ve böylelikle bize özgü bir model geliştirdik. Bu modelin içeriğinde, çocuklarımızın milletimizi bir arada tutan değerlerimizi benimseyerek yetişmesi için gerekli unsurları da dahil ettik.”
Bakan Tekin, bu modelin 9 Eylül’de başlayacak olan yeni eğitim döneminde 1. sınıf, 5. sınıf ve 9. sınıflarda uygulanacağını hatırlatarak, “Bu modelin, Anadolu insanının ve tüm Türk milletinin arzuladığı eğitim öğretim modelini oluşturduğuna inanıyorum. Kendi değerlerimizi çocuklarımıza aktarmayı ve evrensel ilkelerle örtüşen bir eğitim sunmayı hedefliyoruz. Bu model, uzun bir çalışmanın ürünüdür ve yaklaşık 10 yıl süren bir emeğin sonucudur.” diye belirtti.
Sonuç olarak, Bakan Tekin, “Eğitim-öğretim sürecinde altyapı ve fiziki koşullar ile ilgili her türlü hazırlığı yaptık. Şimdi, içeriği dolduracak ve bize özgü değerleri yansıtacak bir modelin hayata geçişini sağladık. Umarım bu model, tüm öğrencilere hayırlı ve başarılı bir eğitim süreci sunar.” diyerek sözlerini tamamladı.